27 Kasım 2013 Çarşamba

İya iya o

Minnakım oyun çağına geldiğinden beri gün boyu onun yaşına uygun şarkılar çalıyor evde. Az biraz ingilizceye kulağı alışsın diye de nursery ryhmeslar ağırlıklı. Her gün kafası kırılasıca humpty dumpty yumurtalar, tüm gün boyunca dön dön bir yere varamayan wheels on the buslar ile beynimin en nadide bölümleri hacklenmiş durumda. Ben eskiden ne dinlerdim ne söylerdim inan hatırlayamıyorum.

Keyifli bir anım geliyor, şöyle dilim güzel bir şarkı mırıldanmak istiyor ve ağzımdan çıkan ne oluyor dersiniz: neşeli bir sesle hiya hiya ooo! Old mcdonald amcayı pek severim ama, bir tek çiftliğindeki domuzların nasıl olup da oink sesi çıkardıklarını hala çözebilmiş değilim. Oink de neyin nesi olsa olsa honk diye gırtlaktan bir ses çıkarmaları lazım fakat herhalde bu domuzlar benim bilmediğim cinsten (sanki domuz kontrol uzmanıyım mübarek ).

İşin en çıldırtıcı yanı, minnakımın bazen bu şarkıları söylememi istemesi ama bozuk plak gibi hep aynı yere takılması. Mesela wheels on the bus'ta sadece kapıların açıp kapandığı kısmı istiyor. Artık binbeşyüz kez dors on dı bas go opın end şat söylüyorum ama asla diğer kısımlara geçemiyorum. Haliyle şarkı bitmiyor, en son cinnet geçirip bayılma numarası ile yırtıyorum.

Gece olup da nadide kavuştuğumuz uykunun kollarına kendimi teslim edeceğim zaman ise beynimde bir plak zır zır çalıyor. Mery hes e litıl lemb litıl lemb litıl lemb, nı nını nı nı nı... Sonra kendimi silkeleyip yeter artık uyumalıyım deyip koyun saymaya geçiyorum ve

Van şip tu şip tri şip mooor
For şip fayv şip siks şip moooor

diye diye en sonunda aşırı doz çocuk şarkılarından sızıp kalıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder